KALEM VE KAĞIDIN DEĞERLİ OLDUĞU TARİHLERİN BİRİNDE

Karmaşık bir edebiyat içinde,kaybolmuş kelimelerim var benim kimsnein bilmediği,bilsede anlayamadığı.Kendi kayıp kelimelerimle kendi hikayemi yazmaktayım.Başrolde ben,figüran ben hatta yer,zaman herşey ben...

Her kalem darbem beyaz satıra işte onlarda ben..

Ben beni yazmaktayım karmaşık bir edebiyat içinde kaybolmuş kelimelerle,kendi hikayem dediğim kendi beyaz satırlarıma

KALEMİME VE BEYAZ SATIRLARIMA
Saygılar....!

NOT : Geçen gün çekmecelerin birinde bulunmuş,kırmızı bir pilot kalemin ucundan 19.09.2006 tarihinde yazılmış kısacık bir yazıdır.

KIRMIZI

Elimde sona kalmış bir bonibon tanesi rengini söylemek istemiyorum,bir bardak dolusu gazı kaçmış kola soğuk ama anlamsız,sigarayı bıraktım diye ortalarda gezinen bir bünye arayış içersinde,birbirinin içine girmiş bilmem kaç cümle ve yazmaktan yorulmayan üşüyen parmaklar,havada soğudu ciddi anlamda gelmez gelmez bu sene kış küresel ısınma var derken cat vuruverdi soğuk söylemesi ayıp olan yerimize,üşüdüm yahu burnum akmaya basladı tuvalet kağıdı daha bir değerli artık gözümde ve artık önemini daha çok anlıyorum tuvalet kağıdının,bir rulo tuvalet kağıdı bitirmişliğim varken şimdi bir parçası hüzünlendiriyor beni,kış bir hüzün mevsimi midir? yoksa üşüyen vücut duygusallaşmakta mıdır? Bilmiyorum.aşk meşk gözükmezken kapıda kış kendini belli edip sevgili gibi giriveriyor insanın koynuna,istemedende olsa sarılıyor insan kışa,kıçı donuyo adamın tuvalet kağıdına uzanamadan burnu akıyo koluna siliyor akan sümüklerini...
şimşek falan çakıyor pat küt sonra;çocukken oturup cam kenarına acaba bugün kaç tane şimşek çakacak diye iddialaşıp gözümü camdan çok ayırmayışım olmuştu.sebebsiz yere oturmam belkide kışın insan ruhunda bırakmış oldugu üşüme hissiydi ya da ne biliyim bunların hepsini ben bir yerimden uyduruyorum ve saçmalıyorum.şeye değinip bitirmek istiyorum son olarak; yağmur yağdıktan sonra ortalığı istila eden sümüklü böceklere bir iki çift lafım,
nasıl bir duygu her yagmur yagdıgında şemsiyesiz dısarı çıkmak ve yağmurdan kaçan insanların ayakları altında ezilip ölmek...
iç gıcıklayacı ölüyosunuz yahu ayrıca o basınca üstünüze cıkan çıtırt!! sesi insanı pek bir nahoş ediyor.sizden ricam ya ulu orta yerlerde yürümeyin ya da çıkarken dısarı kabugunuzu bir yere bırakın kabuksuz gezin,her üstünüze bastıgımda ''-haydee ulan ezdik yine,hayır ezdim olan oldu ama ruhsal dengem bozuldu o nasıl bi çıtırttı.'' demiyim bende,hayır bigün kızıp çıkıp hepiniz topluyacağım insanlar deli sanıcak beni neyse çok uzatmayayım.
Soğuk demiştim,evet soğuk malum kış geldi evinde soba yakıcak olanlara ''-aman dikkat zehirlenmeyin sakın'' ,klima kullananlara ''- aman çok yakmayın klimayı sıkı sıkı giyinin baktınız olmuyo gazete kağıdı falan doldurun giysilerinizin içine,sonra klimayı yakıp yakıp fatura geldiğinde dumur hallere düşmeyin.'' diyorum benim gibi hiçbişey kullanmadan ısınabileceğini sananlarada ''-en yakın zamanda bişeyler bulun ısınmak için,topluca hasta olmayalım.'' der noktayı koyar giderim,koydum bak.

bi ara tekrar uğrarım,çok soğuk olmazsa bi kaç bişey daha yazarım.

-----------------------BİTTİ------------------------------------------(Bunu yapmazsam olmaz,adettendir.)

dipnot; bonibonun rengini söylememiştim ya işte oda bu yazının içinde bi yerde saklı bulursan hiçbişey kazanmayacaksın ama olsun,sen yinede bak sağa sola (gülücük koydum sen anla)

İKİ YAZI BİR ARADA

* Yalanda Olsa Doğruydu
Yazılan Her Cümle Ve Sonuna Gelen Her Noktalama İşareti*

Bir hayat düşün pamuk şeker kıvamında ve renginde,bir hayat düşün elma şekeri gibi parlak ve lezzetli ve bir hayat düşün kendisi kadar yalan ve kendisi kadar dogru;
Her yalan bir gözyaşımıydı gözlerinden yanaklarına düşen ve her doğru bir o kadar da yalan mıydı gözlerinden akan yaşlar gibi.Bu cümleninde mi öğeleri yalandı,yoksa yazan mı yalandan yazıp doğruya ulaşmaya çabalıyordu? : Soru işaretide bir yalandı doğru bir cümlenin sonunda,cümle soru kalıbında olsa bile.
Her doğruma bir virgül,her yalanıma bir soru işareti? koyuyorum.,?

==============================================

*Uykusuzluktan Haz Alan Uykulu Gözler*

(Uyku) MALZEMELER;

Bir adet uykusu gelmiş insan(iki kişi oldu mu daha tatlı olurmuş öyle diyolar yahu bende onların yalancısıyım)
-
Bir adet yatak (isteğe göre tek veya çift kişilik)
-
Bir adet çarşaf (yatağın boyutuna göre olanından)
-
Bir adet yorgan,pike veya battaniye (mevsime göre malzeme değişiklik gösterebilir) ek malzeme; nevresim(yorgana geçirme amacıyla)

YAPILIŞI;

Belirtilen malzemelerin ortak noktada birleşmesi için belirlenen vakit(saat,dakika,saniye veyahut herneyse) beklenir ve bu vakit yaklaştığında uykusu olan insan alınıp yataga dogru yönlendirilir,yatağın üzerindeki yorgan açılır.Hemen ardından seri bir şekilde yatağa yönlendirilen insan yorganın altına sokulur,başı yastığın tam ortasına denk gelecek şekilde yerleştirilir ve yorgan tekrardan insanın üzerine örtülür,ideal süre 8 saat olmasına rağmen uykunun ağırlığına göre 1-2 saat (erken ya da geç) kayma olabilir.bu süre zarfında meydana gelen rüyalarda bonustur.korkmayın parasını falan istemezler doya doya rüya görün. (gülücük koydum sen anla)

İyi uykular,tatlı rüyalar....
-----------------
Çok uykum var.Ben yatağa,yatak bana bakıyor;

-Gel lan oturma daha yat işte bak sıcacık,bak yastık yumuşacık oh oh ne güzel.

+Gelmem!!Bekle biraz daha,biraz daha durmalıyım.Olmayan işlerimi bitirmeli,olmayan uğraşlarımla uğraşmalıyım... Bugünde uykusuz bir şekilde boş boş oturmalıyım.

---------------------BİTTİ------------------------------


BAŞLIKSIZ!!

Malumunuz msn denen icat işe yararlıgının yanında bazı kötü olaylarada sebep olmaktadır.En önemli sorun olarak görüntülü konuşma yapmak için eve alınıp bilgisayara takılan webcam denen aletin kullanım amacının dısına taşmasıdır.Damarında kanı deli deli akan ülkem genci bu alet sayesinde arkadasıyla,dostuyla,akrabasıyla,ebesiyle,hübesiyle,sevgilisiyle konusmakta hatta ve hatta buradan garip haraketlerle birbirlerini yazı dili haricinde vücut dili kullanarak birbirlerine olan sevgilerini belli etmektedirler.Ancak ve ancak bazı güzel yurdum kızlarının ki bunlar genellikle 14 - 18 yaş aralıgında bu webcam denen aleti(usandım yahu alet demekten) kullanarak daha dün tanıstıgı adama görüntülü konuşma teklifinde bulunmakta ya da bu teklifi almaktadır,saf yurdum kızı karsıdaki şahsın iki güven verici sözüne kanıp teklifi kabul ederek belkide hayatının en önemli hatasını yapar.Çünkü daha iki gün önce tanıştıgı ve güvenli bir insan oldugunu sandığı insan ciddi anlamda ruhsal dengesizlikler içinde bogulmuş,sapıklığında sınırlarını zorlamıs hatta ve hatta aşmış bir yaratık çıkar ve bu yaratık yine internetten indirdiği(download ettiği) program ile bu yurdum kızının görüntülerini kaydeder, daha sonra pişkin pişkin alır bu görüntüleri youtube denen video paylaşım sitesine ''aha işte bakın bu bilmem nerenin en ala kaşarı'' diye başlık açarak koyar.

Kötü bi olay demi?Yazık günah değil mi güzel,saf,içi tertemiz yurdum kızına,yazık! belkide değil...
Şimdi suç kimde iki gün önce tanıştığı adama webcam açan yurdum kızında mı? Yoksa o insan olamamamış organizmada mı?


Çok!!! kızıyorum EFENDİM Çok !!! Gereksiz yere kızıyorum belki ama kızıyorum yani...
..............bitti................

Hayat tüm renklerin bileşkesidir aslında

Hayat tüm renklerin bileşkesidir aslında;
Renklerin içinde kaybolup giden bir rengim ben,zayıflığımdan mı yoksa diğer renklerin güçlülüğünden mi bilemiyorum.Her yer alacalı bulacalı renk gözü yoruyor evet!! Belli bir süre sonra göremiyorum çevremi;içim sıkılıyor,belkide korkuyorum ama belli etmiyorum.Yürüyorum renklerin arasında ne onlar beni görüyor gibi ne de ben onları kör oldum sanırsam.Evet evet kör oldum göremiyorum ya da görmemezlikten geliyorum.Korkuyorum evet şimdi daha bir korkuyorum,sesler geliyor etrafımdan göremiyorum sağa dönüyorum boşluk sola dönüyorum aynısı...
Omzuma bir el dokunuyor gibi;dönüyorum göremiyorum.Yüzüm ıslanıyor sanırsam ağlıyorum,ilk başlarda gören bir çift gözken aniden karanlığa gömülmem yıpratıyor beni...
Çıkışı aramak için kalkıyorum yürüyorum karanlıkta;göremiyorum.Her çıkış diye girdiğim yol karanlığıma karanlık katıyor.Tekrar bir dokunuş omzuma bu sefer hissediyorum sıcaklığını evet diyorum işte biri geldi buldu beni,belki mavidir diyorum.(severim maviyi)dönüyorum yine karanlık,karanlık...
Yoruldum bi yer arıyorum oturmak için bulamıyorum ve ayakta dikiliyorum karanlığın en aydınlık olduğu yerde,zaman hiç geçmiyor artık bilmiyorum kaç saat,kaç gün,kaç ay ya da kaç yıl... Çok yorgunum şuracıkta kıvrılıp yatsam diyorum,aklıma yatıyor el yordamıyla buldugum düz yere uzanıyorum sırt üstü;kapıyorum görmeyen gözlerimi daha bir karanlık oldu şimdi sanki?
Zaman geçiyor gibi,bacaklarımdaki ağrılar geçmiş,içimdeki titreme sona ermiş gibi...Bir umut diye yavaş yavaş açıyorum gözlerimi;aniden bir ışık ilişiyor tepemde gözüme beyaz bir ışık heyecanlanıyorum,ani bir hareketle kalkıyorum ayağa koşmaya başlıyorum;ışık heryerde şimdi ve çok fazla gözümü alıyor resmen,çok sıcak oldu terliyorum,tişörtüme siliyorum yüzümdeki teri sırlsıklam oluyor.koşmaya devam ediyorum ulaşmak için bir yere nereye gittiğimi bilmeden...
Sonunda bir açıklığa ulaşıyorum,geniş bir yer tanıdık geliyor ama çıkaramıyorum neresi olduğunu.Bakıyorum etrafa birini görürüm belki diye kimse yok evet kimse yok.Gözlerimi gökyüzüne dikiyorum bağırıyorum nefesimin yettiği kadar Allahım neden diyorum !?
Yalnız başıma oturuyorum neresi olduğunu çıkaramadığım açıklıkta,bir boşluğa bir gökyüzüne bakıyorum...

Tanışalım kaynaşalım (05.11.2007)

Başlangıç;

ilk önce kendimden biraz bahsetmek istiyorum.(ne güzel bir başlangıç) bende çağımız insanları gibi zamanımın çoğunu bilgisayar başında tüketen bir insanım(her neysem işte),ha bu durum çok mu mutlu ediyor beni? Tabiki hayır!! Gönül istiyor ki kes bütün kabloları otur evde ya da çık dışarı buluş dostlarınla,konuş,şakalaş,dertlerini paylaş ya da ne bileyim sadece otur konuşma sus ama bilgisayardan uzak ol!! yahu ne tutarsız adamsın madem bunu istiyosun neden blogtur,internettir vb... şeylerle ugrasıyorsun hala diyenlerinizi duyar gibiyim.İşte asıl sorunda burda başlıyor bu internet denen illet bu davranısımın başlıca sebebi kopamıyorum,bir gün bile internete girmesem ya da bilgisayarı açmasam o gün kendimde büyük bir eksiklik hissediyorum.(konu nerelere geldi tanışalım demiştim,neler yazıyorum) Herneyse efendim çok şikayetçiyim ben bu durumdan,sigara gibi bağımlılık yapmış bünyede;hani sigara içemezsin şartlar el vermez böyle bir kötü olursun,ha bu nalette böyle işte olmadımı olmuyor insan bir kötü oluyor.Bitsin artık bu yazı toparlayamacagım sonunu artık siz anlayın beni...

Yine başlayıp bitiremediğim bir yazımın daha sonuna gelmiş bulunmaktayım hepimize hayırlı uğurlu olsun...